#dershanemolmasaydi

Eğitimde fırsat eşitsizliği sorunu dersanelerle değil, dersaneye ihtiyaç duymayan bir eğitim sistemiyle çözülür!

Bir süredir twitter üzerinden #dershanemolmasaydi hashtag’i ile birkaç dershanenin öncülüğünde bir kampanya başlatıldı ve bu kampanya ile dershanelerin kapatılmasıyla ilgili sosyal medyada da bir kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor.

Ömrünün belki de en güzel iki yılının haftasonlarını dershaneye(öss hazırlık dershanesi) ayırmış biri olarak eminim ki Türkiye’de konu dershanelerden açılınca herkesin iyi ya da kötü söyleyecek iki çift lafı vardır. Fakat dershanelerin eğitimde fırsat eşitsizliği sorununu çözdüğüne dair söylemlerin özellikle sosyal medyada çok yaygın olduğunu görüyor ve bu bakış açısının çok sığ olduğunu düşünüyorum.

Özel okul-devlet okulu, batı-doğu, kent-köy neresinden bakarsanız bakın Türkiye’de eğitim konusunda fırsat eşitsizliği olduğu aşikar. Fakat biz ‘Okullarımız arasındaki bu farklar kalmaya devam etsin kötü(!) okullarda okuyan çocuklarımızı ailelerinin zar zor ödedikleri paralar karşılığı dershanelere gönderelim ve bu da bu işin çözümü olsun.’ dersek sorunu çözmek yerine daha da büyütür ve yanına bir çok yeni sorunu da eklemiş oluruz. Çünkü Türkiye’de dersaneler eğitim kurumları değildirler, sınav satar, diploma satar ama yine parası olana…

Dershaneler ilk kuruldukları yıllarda eğitime katkı sağlamış olabilirler fakat günümüzde eğitim ve eğitim kalitesine katkıda bulunmaktan çok zarar vermektedir. Dershaneye gitmeden sınav kazanılamayacağı algısı okulları hem itibarsızlaştırmakta hem de gereksiz kılmaktadır. Sınavda soru çıkmayan konular hem dershanede hem okullarda müfredata alınmamakta, beden eğitimi / görsel sanatlar / müzik gibi dersler sınavda yer almadığından önemsiz görülmekte, özellikle lise son sınıf öğrencileri mayıs ayından itibaren okula gitmemekte ve her gün dershane kapısını aşındırmaktadır.

Okulların ve diğer eğitim kurumlarının öğretim rolünü bu kadar ön plana çıkarırken eğitim boyutunu geride bırakmış durumdayız. Sınav sistemi ve beraberinde getirdiği dershaneler de bu sorunu çözmek şurda dursun, daha da derinleştiriyor… Ve biz her zaman olduğu gibi büyük tabloyu görmezden geliyor, dershaneler kalksın ya da kalkmasın diye fikir beyan ediyoruz..

Dershaneleri doğuran ve besleyen sorunları ortadan kaldırmadan dershaneyi kaldırsan ne olur kaldırmasan ne olur?

Bugün dershane, yarın kurs, öbür gün etüt merkezi…

Adı farklı özü aynı!