Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu
Hareketlilik yaşa göre çeşitlilik gösterir ve yaş ilerledikçe azalır. 5 yaşından küçük çocuklar olasılıkla yürümekten çok koşmayı tercih edeceklerdir. Sinir sistemleri geliştikçe hareketlilik düzeyi azalır ve okul çağına geldiklerinde çocukların daha uzun süre hareketsiz oturabildikleri görülür. Kızlarda bu gelişim erkelere göre daha hızlı olur ve ilkokul yıllarında erkeklerle aralarında belirgin bir hareketlilik farkı gözlenir.
Canı sıkılan, aç olup huzursuz olan ya da bir şeyden dolayı çok heyecanlanan bir çocuk daha hareketlidir. Bir çocuk çoğu zaman ve koşulda hareketli olup düşünmeden hareket ediyorsa ve buna dikkatsizlik de eşlik ediyorsa Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’ndan (DEHB) bahsedebiliriz. Ancak çocuğun hareketliliği durum ve zamana göre değişim gösteriyorsa ve ‘yaramazlık’ denen davranışa denk düşüyorsa bu bir Karşı Gelme ya da Davranım Bozukluğu olabilir.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Nedir?
Araştırmalar DEHB’nin merkezi sinir sistemi temelli olduğunu gösterse de bu durum, sorunun biyolojik bir rahatsızlıktan kaynaklandığı anlamına gelmiyor. Rahatsızlığın ortaya çıkış nedenleriyle ilgili bilgi hala kısıtlıdır. DEHB’nin dikkat eksikliği ve hiperaktivite yönlerinin farklı çocuklarda farklı ağırlıklarda görülmesine bağlı olarak bozukluğun alt tipleri tanımlanmıştır. Buna göre ‘dikkat eksikliği’ yapılan ince, sıkıcı ve uzun işlere dikkati ve çabayı yoğunlaştırmakta zorlanma anlamındadır. Dikkat eksikliği olan çocuklar, odaklanmada, yaptıkları işleri tamamlamada zorluk çekerler; bir işi yarıda bırakarak başka işe geçerler; daha yavaştırlar ve sıkıcı bir işle uğraşırlarken daha çok hata yaparlar. Hiperaktivite ve dürtüsellik ise uygunsuz tepkileri kontrol etmede ve aktivite düzeyini durumun gereklerine göre düşürmekte zorlanma anlamına gelir.
Hiperaktivitesi olan çocuklar yerinde duramazlar; el ve ayakları sürekli hareket halindedir; hareket halindeyken durmakta zorlanırlar; daha fazla konuşup sık sık söz keserler; anlık dürtülerini kontrol etmekte, beklemekte ve kurallara göre hareket etmekte zorlanır ve sonuçlarını düşünmeden kendilerini sık sık tehlikeli durumlara sokarlar. Okul çağındaki çocukların %3 ila 5’inde DEHB olduğu tahmin edilmektedir. 3 yaşından önce de DEHB’nin görüldüğü durumlar olsa da belirtilerin ilk kez 7 yaşından sonra görülmesi beklenmez. Uzun dönemli çalışmalardan DEHB’nin ergenliğe hatta yetişkinliğe kadar belirtilerini göstermeğe devam ettiğini anlıyoruz.
DEHB’nin Tedavisi
Tedavide hedeflenen belirtilerin şiddetini ve olumsuz etkilerini en aza indirmektir. Tedavi, bir uzmanın yönlendirmesiyle ebeveynin, öğretmenlerin ve rehber öğretmenin birlikte katılımıyla eğitsel, psikolojik ve tıbbi gereçlerin birlikte kullanıldığı disiplinli bir çalışmayla devam ettirilir. Buradaki eğitsel gereçler öğretmenlerin tutumunu ve sınıftaki yapılandırmayı içerir. Psikolojik gereçlerle kastedilen aileyle ve çocukla gerçekleştirilen davranışsal terapidir. Tıbbi gereçler ise uyarıcı ilaçlardır. Birçok çalışmada ilaç ve psikoterapi birlikte uygulanır. Psikoterapi çocuğun dürtüsellik ve aşırı hareketlilik sorunlarının yarattığı etkileri azaltmayı hedeflerken ilaç tedavisi aktivite düzeyini düşürerek belirtileri azaltır.
Çocuğunuzun aşırı hareketliliği ile başa çıkmasında nasıl yardımcı olabilirsiniz?
Sevgi karşılıksız verilmelidir. Çocuğunuzun sevgiyi hak etmesi gerektiği ya da bir tutuma karşılık olarak verilebileceği düşünülmemelidir. Durumlarından ötürü kendilerine olan güvenleri görece düşük olabilecek çocuğunuzu sevdiğinizi ifade etmeniz önemlidir. Çocuğunuzun davranışlarının doğruluğunu net belirleyemediğini düşünerek kurallar ve sınırlarla onu yönlendirebilirsiniz. Tehlikeli bir durum öncesi onu durdurabilir, uygunsuz davranışına ilişkin uyarabilirsiniz. Hiperaktif bir çocuğun kuralları öğrenmesi zaman alabilir ancak yine de uygun davranış için net sınırlar koymanız ve aile hayatının rutininde istikrar oluşturmanız sonuç verecektir. Hiperaktif çocukların enerjilerini harcama ihtiyacına yönelik sevdikleri ya da başarı gösterebilecekleri bir spor aktivitesi ile ilgilenmelerini sağlamak yardımcı olabilir. Çocuğunuzun uzun süre hareketsiz ve uygun şekilde oturmasını gerektiren yerlerde 15 – 20 dakikada bir dolaşıp gezinme fırsatı yaratabilirsiniz. Hiperaktivite ve dürtüsellik ile kendini tehlikeye atabilecek çocuğunuzu evde yalnız bırakmamanız ya da sık sık kontrol etmeniz önerilir.
Çocuk aşırı hareketlenip tepkili davrandığında 1-2 dakikalık uzaklaştırmalarla sakinleşmesini ve yeniden kontrolünü kazanmasını isteyebilirsiniz. Hiperaktivitesi olan çocuklar geceleri uyumakta zorlanırlar ancak çok hareketli olduklarından daha fazla uykuya ihtiyaçları vardır. Uykusunu alması ve düzenini oluşturması için akşamları aynı saatte yatmağa alışması önemlidir. Çocuğunuzun hiperaktif olması veli olarak öğretmeniyle işbirliğinde olmanızı gerektirir. Öğretmeni çocuğun zayıf ve güçlü yönlerini belirleyerek çocuğunuza özel rolleri tanımlayabilir ve ihtiyaçlarına uygun kolaylıkları sağlayabilir.